Yatsı Namazının Vakti
Yatsı Namazının Vakti:
Yatsı vakti, Hanefîlerde fetvaya esas olan görüşe ve diğer mezheplere göre, batı ufkunda kırmızı şafağın kaybolduğu andan itibaren başlar ve fecr-i sadığın doğmasından biraz önceki zamana kadar devam eder. Delil Abdullah b. Ömer’den nakledilen şu hadistir:
“Şafak kırmızılıktır. Şafak kaybolunca yatsı namazını kılmak farz olur.”(es-San’ânî, Subulu’s-Selam, I/114).
Diğer yandan yatsı namazı için tercih edilen vakit, gecenin üçte biri veya yarısı geçinceye kadar devam eder. Çünkü Allah Elçisi (asm) şöyle buyurmuştur:
“Ümmetime zorluk vermesem, yatsı namazını gecenin üçte birine veya yarısına kadar geciktirmelerini onlara emrederdim.”(eş-Şevkânî, Neylü’l-Evtâr, II/11).
Enes (r.a), Hz. Peygamber (asm)’in yatsı namazını gecenin yarısına kadar geciktirip, sonra kıldığını bildirmiştir (bk. a.g.e., II/12). Hz. Aişe (r.anhâ)’den de şöyle dediği nakledilmiştir:
“Hz. Peygamber bir gece yatsı namazını geciktirdi. O kadar ki mescidde bulununlar uyumuştu. Sonra çıkıp namaz kıldı ve şöyle buyurdu:
‘Eğer ümmetime zorluk vermesem bu vakit yatsı namazının vaktidir.’ ” (Buhârî, Mevâkît, 24; eş-Şevkânî, a.g.e., I/12).
Vitir namazının başlangıcı yatsı namazından sonradır, vaktinin sonu ise, sabah vakti girmeden hemen öncesine kadar olan zamandır (bk. Hamdi Döndüren, Delilleriyle İslâm İlmihali, İstanbul 1991, 313 vd.)