Muhabbetten Cennete – Yahyalılı Hacı Hasan Efendi
Kıymetli kardeşlerim!
Mevlâmız Kur’ân-ı Kerîm’inde: “Mü’minler ancak kardeştirler.” (Hucurat, 10.) buyuruyor. Yâni îmanda kardeşiz. Bu, ana-baba bir kardeşliğinden çok daha üstündür. Din kardeşliği toprak kardeşliğiyle kıyas kabûl etmez.
Bütün dünyâyı terâzinin bir gözüne koysanız, îmânın zerresine mukâbil gelemez. Allah bizi îmandan ayırmasın! İşte o îman ki bizi cennete götürüyor. Ne kadar kıymetli ki; bir tuğlası altından, bir tuğlası gümüşten, toprakları zebercedden olan cenneti kazandırıyor. Hûriler’e, Ğılmanlar’a, Vildanlar’a ulaştırıyor. Muhammed Mustafâ (sav) Efendimiz’in sohbetine, Allâh’ın cemâl ü bâ kemâline kavuşturuyor. Allâh’ın cemâlini görmemize sebep oluyor îman kardeşliğimiz.
Cennet-i a’lâ Kur’ân-ı Kerîm’de vasfedilmiş. Bizim dillerimiz kâfi gelmez onu vasfetmeye. Peygamberimiz (sav) Kur’ân’da övülmüş, biz nasıl anlatabiliriz? Denizler mürekkep olsa, yer-gök kâğıt olsa; bütün insan, cin, melek kâtip olsa, Muhammed Mustafâ’yı (sav) vasfetmeye çalışsalar denizden bir damla, güneşten bir zerre miktârı anlatamazlar. Böyle kıymetli Peygamberimiz’e kavuşmak bu îmanla nasîb olacak inşâallah.
Fahr-i Kâinât Efendimiz (sav) buyuruyorlar: “Allâh’a yemîn ederim ki, îmân etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de kâmil mü’min olamazsınız.”
Allah bizi sevsin, sevdirsin, sevindirsin!
Cennete girmek îmanla olunca, ebedî kalmanın sebebi nedir? Ebedî kalmanın sebebi îmânımızın ebedî oluşudur. Ne kadar yaşarsak yaşayalım îmânımızdan vazgeçmeyeceğiz. ‘Ateşe atılmaya, cayır cayır yanmaya râzı olurum amma îmânımdan vazgeçmem’ diyoruz. İşte onun için ebedî cennette kalacağız inşâallah. Efendim bir de mükâfât var; Muhammed Mustafâ (sav)’e komşuluk var. O neden oluyor? O da amellerden, ibâdetlerden oluyor. Parası çok olanın apartmanının yüksek olduğu gibi, ibâdeti çok olanın da derecesi yüksek olacak. O kimse Peygamberimiz’e (sav) komşu olacak.
Hamdolsun Âlemlerin Rabbi olan Allâh’a.
Muhabbetten Cennete II