Recep ayı Önemi
‘Receb’ kelimesi; herhangi bir şeyden korkmak, utanmak veya bir kimseyi heybetinden dolayı ululamak ve tazim etmek manalarına gelir.
Cahiliye devrinde Araplar, putları için bu ayda kurban keserlerdi. Araplar arasında mukaddes bilinen Receb ayı, haram aylardan (eşhuru’l-hurum) biridir. “Şüphesiz Allah’ın gökleri ve yeri yarattığı günkü yazısında, Allah katında ayların sayısı on ikidir. Bunlardan dördü haram aylardır.” Diğer üç haram ay ise, Zilkade, Zilhicce ve Muharrem’dir. Receb ayı, birbirini takip eden bu üç aydan hemen sonra gelmediği ve yedinci sırada olduğu için “Recebü’l-ferd” adı da verilmiştir.
Haram aylarda harp etmek Araplar arasında yasak kabul edilmişti. Bunun sebebi, Mekkelilerin bu aylarda geçimlerini temin etmeleri ve Kâbe ziyaretçilerinin emniyetinin sağlanması idi.
Peygamberimiz (s.a.v.), Abdullah b. Cahş (r.a.) komutasında bir grup sahâbeyi Kureyş kervanından haber getirmesi amacıyla Nahle’ye göndermişti. Keşif gayesiyle sefere çıkılmasına rağmen bölükte bulunanlar, müşriklerin kendilerine yaptıkları kötülükleri hatırlayarak kervana saldırdılar. Kervandan iki kişiyi esir aldılar, bir kişiyi öldürdüler ve kervanı alıp Peygamberimiz’e getirdiler. Bu olayın gerçekleştiği gün Receb ayının son günü idi. Hâlbuki sahâbeler, Receb ayının bittiğini ve Şaban’a girildiğini sanıyorlardı. Müşrikler bu hadisenin, savaşmanın kesinlikle yasak olduğu Receb ayında meydana gelişini fırsat bilerek, “Muhammed, haram ayını helâl saydı.” tarzındaki ifadelerle Müslümanlar aleyhinde propagandaya başladılar. İşte bu olay üzerine Bakara sûresinin 217. âyeti nâzil oldu: “Sana haram ayda savaşmayı soruyorlar. De ki; ‘O ayda savaş büyük bir günahtır. Allah’ın yolundan alıkoymak, O’nu inkâr etmek, Mescid-i Haram’ın ziyaretine engel olmak ve halkını oradan çıkarmak Allah katında daha büyük günahtır. Fitne ise adam öldürmekten daha büyüktür. Onlar, güç yetirebilseler, sizi dininizden döndürünceye kadar sizinle savaşmaya devam ederler. Sizden kim dininden döner de kâfir olarak ölürse öylelerin bütün yapıp ettikleri dünyada da, âhirette de boşa gitmiştir. Bunlar Cehennemliklerdir, orada ebedî kalacaklardır.”(4)
Bir âyet-i kerime meali:
(Allah’ın, gökleri ve yeri yarattığı günden beri, ayların sayısı on ikidir. Bunlardan dördü, haram [hürmetli] olan aylardır) [Tevbe 36]
Resulullah efendimiz, Receb ayına çok değer verir ve “Ya Rabbi, Receb ve Şabanı bizler için mübarek kıl ve bizi Ramazana eriştir” diye dua ederdi.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Haram aylar, Receb, Zilkade, Zilhicce ve Muharremdir.) [İbni Cerir]
(Haram aylarda Perşembe, Cuma ve Cumartesi günleri oruç tutana iki yıllık ibadet sevabı yazılır.) [Taberani]
(Haram aylarda bir gün oruç tutup bir gün yemek çok faziletlidir.) [Ebu Davud]
(Receb ayında Allahü teâlâya çok istiğfar edin; çünkü Allahü teâlânın, Receb ayının her vaktinde Cehennemden azat ettiği kulları vardır. Ayrıca Cennette öyle köşkler vardır ki, ancak Receb ayında oruç tutanlar girer.) [Deylemi]
(Cennette öyle köşkler vardır ki, ancak Receb ayında oruç tutanlar girer.) [Deylemi]
(Allahü teâlâ, Receb ayında oruç tutanları mağfiret eder.) [Gunye]
(Receb-i şerifin bir gün başında, bir gün ortasında ve bir gün de sonunda oruç tutana, Receb’in hepsini tutmuş gibi sevab verilir.) [Miftah-ül-cenne]
(Ramazan ayı dışında Allah rızası için bir gün oruç tutan, iyi bir yarış atının bir asırda alacağı mesafe kadar Cehennemden uzaklaşır.) [Ebu Ya’la]
(Şu beş gecede yapılan dua geri çevrilmez: Regaib gecesi, Şabanın 15. gecesi, Cuma gecesi, Ramazan bayramı ve Kurban bayramı gecesi.) [İ. Asakir]
(Allahü teâlâ Receb ayında hasenatı kat kat eder. Bu ayda bir gün oruç tutan, bir yıl oruç tutmuş gibi sevaba kavuşur. 7 gün oruç tutana, Cehennem kapıları kapanır. 8 gün tutana Cennetin 8 kapısı açılır. 10 gün tutana, Allahü teâlâ istediğini verir. 15 gün oruç tutana, bir münadi, “Geçmiş günahların af oldu” der. Receb’de Allahü teâlâ Nuh aleyhisselamı gemiye bindirdi. O da, Receb ayını oruçlu geçirip oradakilere oruç tutmalarını emretti.) [Taberani]
(Receb’de, takva üzere oruç tutana, oruç tutulan günler dile gelip, “Ya Rabbi onu mağfiret et” derler.) [Ebu Muhammed]
Recebin ilk Cuma gecesine Regaib gecesi denir. Her Cuma gecesi kıymetlidir. Bu iki kıymetli gece bir araya gelince, daha kıymetli oluyor. Allahü teâlâ, bu gecede, müminlere, ragibetler [ihsanlar, ikramlar] yapar. Regaib, ihsanlar, ikramlar demektir. Bu geceye hürmet edenleri affeder. Regaib gecesi yapılan dua kabul olur, namaz, oruç, sadaka gibi ibadetlere, sayısız sevaplar verilir.